Süryaniler, şatolar inşa etti; açılışını Patrik Afrem yaptı haberi

Midyat’ın Gülgöze köyünde yükselen Süryani şatoları, göçten dönüşün en görkemli sembolü olarak Mezopotamya topraklarında yeni bir dönemin kapısını araladı; açılışı Patrik Afrem yaptı ve dualarla bereketlendi.

Mardin’in Midyat ilçesine bağlı Gülgöze (Ayn Wardo) Köyü, yarım asır önce göç eden Süryanilerin dönüşüyle tarihi bir ana tanıklık etti. Avrupa’da yaşayan Süryaniler, köylerine dönerek modern şatolar inşa etti. Patrik Mor İğnatius II. Afrem Karim’in dualarıyla açılan yeni yaşam alanı, hem görkemiyle hem de anlamıyla dikkat çekiyor.

YARIM ASIRLIK HASRET SONA ERDİ

Mardin’in Midyat ilçesine 10 kilometre mesafede bulunan Gülgöze Köyü, Süryaniler için tarihsel ve kültürel öneme sahip bir yerleşim. Yüzyıllardır Müslüman ve Süryanilerin birlikte yaşadığı köy, 1980’li yıllarda yaşanan göç dalgalarıyla neredeyse boşalmıştı. Çeşitli sebeplerle Avrupa’ya göç eden Süryaniler, yıllar sonra ata topraklarına geri dönmeye başladı.

AVRUPA KONFORU MEZOPOTAMYA’YA TAŞINDI

Avrupa’nın farklı ülkelerinde yaşayan Hobil familyasına bağlı 10 Süryani aile, köylerine dönüşte sıradan evlerle yetinmedi. Modern mimariden ilham alarak köyün hemen dışında, geniş bir arazi üzerine görkemli şatolar inşa ettiler. Üç yıl süren çalışmaların ardından tamamlanan 10 dubleks şato, yüzme havuzu ve sosyal tesis taş işçiliğiyle Mezopotamya kültürünü, konforuyla ise Avrupa yaşam tarzını bir araya getirirken her bir evin yanına da hobi bahçeleri oluşturuldu.

PATRİK AFREM DUALARLA AÇTI

Gülgöze’deki açılış törenine Dünya Süryanilerinin ruhani lideri Patrik Mor İğnatius II. Afrem Karim başta olmak üzere metropolitler, rahipler ve çok sayıda din adamı katıldı.

Patrik ve beraberindeki din adamları, köye ilk geldiklerinde halk tarafından dualar ve zılgıtlarla karşılandı. Mor Hadbşabo Kilisesi'ne geçen Patrik Afrem ve din adamları burada İncil’den bölümler okuyup topluca dua etti.

Daha sonra Patrik Afrem, dualar eşliğinde şatoların açılış kurdelesini kesti. Evlerin ve yiyeceklerin bereketlenmesi için dua etti, ailelerle sohbet ederek köylerine dönüş kararlarının önemini vurguladı. Açılış dolayısıyla yemek ikramı da yapıldı. Ardında Süryani aileler ilahiler ve dualar okuyarak Gülgöze köyüne tekrar gelmenin sevincini yaşadılar.

GÖÇÜN ARDINDAN BÜYÜK DÖNÜŞ

Süryanilerin Gülgöze’ye inşa ettiği şatolar, sadece birer ev değil; aynı zamanda “büyük dönüşün” sembolü oldu. Yarım asır sonra köylerine dönerek görkemli yapılar kuran Süryaniler hem geçmişlerine sahip çıktıklarını hem de gelecek nesillere umut dolu bir miras bıraktıklarını ifade ettiler.

KÖYÜN ÇEHRESİ DEĞİŞTİ

Gülgöze Köyü, Süryanilerin inşa ettiği şatolarla adeta yeni bir kimlik kazandı. Tarihi taş evlerle Midyat’ın taş mimarisine uygun modern şatoların yan yana yükselmesi, köyde geçmiş ile bugünün birleşimini gözler önüne seriyor. Bölge halkı, bu dönüşün sadece köy için değil, tüm Midyat ve Mardin için büyük bir kazanım olduğunu belirtiyor.

SÜRYANİ PATRİĞİNDEN TÜRKİYE’YE TEŞEKKÜR VE BARIŞ MESAJI

Açılış töreninde açıklama yapan Patrik Mor İğnatius II. Afrem Karim, “Atalarımızın yurdu Mardin Vilayeti Turabdin'de olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Mardin’i seviyoruz. Özellikle Avrupa ve Amerika'dan gelip burada ev inşa eden insanlarımızın burada başarılı olduğunu görmek bizi mutlu ediyor. Bu, bölgenin istikrarının ve burada hâkim olan barışın çok güzel bir göstergesidir. Ve bu açıkça Türkiye'nin, Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın akıllı liderliği sayesindedir. Ve halkımızı, dünyanın dört bir yanından Süryani vatandaşlarımızın topraklarına geri dönmeye teşvik etmek için çok çalışan tüm iyi insanları saygıyla selamlıyorum. Bu çabaları kutluyoruz ve Rabbimizden bu ülkeyi, bu toprakları kutsamasını, insanların gönüllerine her zaman huzur koymasını diliyoruz. Ve barışın buraya yayılması ve bu bölgedeki farklı etnik kökenlere ve dinlere sahip tüm insanların barış ve uyum içinde bir arada yaşaması dileğiyle diyorum. Ve diğer yerleri de ziyaret etmeyi sabırsızlıkla bekliyorum ve bir kez daha Türkiye Cumhuriyeti’ni temsil eden Resmi tüm Makamlara; güvenliğimiz ve ulaşımımız için yapılan tüm düzenlemelerden dolayı görevli memurlarımıza teşekkür etmek istiyorum. Özellikle Mardin Valisine, yerel yönetim birimlerine, Midyat halkına ve herkese teşekkür ederim. Allah hepinizden razı olsun, Allah bu güzel ülkeyi korusun ve tekrar söylüyorum ki kendi atalarımın topraklarında olmaktan da çok mutluyum. Allah razı olsun. Teşekkür ederim. Rabbim sizi korusun” dedi.

50 YIL SONRA AYINVERD’E GÖRKEMLİ DÖNÜŞ: “BUGÜNÜ BİR TARİH OLARAK GÖRÜYORUM”

Köye dönüş yapanlardan Besim Özdemir, “Bizim için çok mutlu bir gündü. 50 yıl aradan sonra köyümüze geri döndük, Ayınverd şanlı köyümüze, Ayınverd’imize geri döndük. Burada ailece beraber evlerimizi inşa ettik. İşte gördüğünüz gibi 10 tane villa, ufak bir köy gibi evlerimizi inşa ettik. Çok mutluyuz. Bu arada Kaddasetli patriğimiz Mor İğnatius II. Afrem da geldi açılışını yaptık. Bu yüzden mutluluğumuz daha da arttı. Her şey için size de teşekkür ederiz ve ben bugünü bir tarih olarak görüyorum” dedi.

“Arabamız Vardı Ama Mutluluğumuz Yoktu”: Gerçek Yurt Özlemi

Köye dönüş yapanlardan Tuma Özdemir, “Bugün çok mutluyuz. Biz bu köyde doğduk, büyüdük. 10–15 yaşları arasında buraları terk ettik. Terk edince dünyanın neresine gittiysek gittik, hakikaten mutlu olamadık. Belki güzel yaşadık, arabalarımız oldu, lüksü bulduk ama gerçek mutluluğu orada bulamadık. Her zaman, hani şairin dediği “Ah vatan” dedik. Hakikaten bizim için büyük bir mutluluktur. Bizim dünya liderimiz, Patriğimiz böyle bir mahallenin açılışını, kurdelesini kesmesi ilktir, ve bize de büyük bir mutluluk verici bir şey oldu. Bu şunu gösteriyor ki Sayın Patriğimiz, sayın metropolitler onların da hoşuna gitti. Yani buranın şekli değil, buranın dönüş mantığını beğendiler ki hoşlarına gittiler ki çok işleri olmasına rağmen buraya öncülük verdiler. Kendilerine çok teşekkür ediyorum” dedi.

“Bu Ev Sizin de Evinizdir”: Ruhani Babaya Açılan Kapılar

Köye dönüş yapanlardan Şabo Hobil, “Bütün kiliseleri ve manastırları ziyaret ediyordu. Bizi ekstra koydu programına ve geldi, kurdeleyi kesti sağ olsun. Ona da ben söyledim kendisine, dedim: “Senin evindir. Çünkü sizin evleriniz yok, siz ruhani babamızsınız. Sizin evleriniz de burasıdır. Her zaman buyurun ve sizin gibiler de buyursunlar.” dedi.

“43 Yıl Sonra Yeniden Aşık Oldum Bu Topraklara”

Köye dönüş yapanlardan Besne Özdemir, “43 sene sonra köye geri geldim. Yani nasıl diyeyim, gerçekten köye, tekrar buralara aşık oldum. Eşimle beraber karar verdik, ev yaptırmaya. Dedik burada bir arsa alalım. Her şeyi satmıştık, babam her şeyi satmıştı, gitmişti. Tekrar buradan toprak aldık ve ailemizle beraber. On kardeş, yani diyelim hepimiz ev yaptık. Amca çocuklarıyla falan ev yaptık. Resmen çok güzel bir site oldu. Yani şu yukarıdaki bizim evimiz. Çok güzel bir duygu, burada dağın başında böyle bir ev. Yani gerçekten köyde yaşanabiliyor, çok da güzel. Herkese tavsiye ederim, resmen” dedi.

“Eskiden Korkardık, Şimdi Huzur İçindeyiz”

Köye dönüş yapanlardan Meco Aksoy, “Hakikaten biz geldik ve evlerimizi yaptık. Şu an huzur var. Allah devletimizi başımızdan eksik etmesin. Bizim evlerimizde güvencede, ülkemiz de o kadar rahatız şimdi. Eskiden gidip gelemiyorduk, kendi memleketimize korkuyorduk açıkçası. Ama şu anda o kadar güvencelidir ki hiç korkumuz yok” dedi.

“Beş Yaşında Ayrıldım, 50 Yıl Sonra Hayalim Gerçek Oldu”

Köye dönüş yapanlardan Fehime Özdemir, “Gerçekten bugün çok mutluyuz, çok güzel bir anı yaşadık, hayalimiz gerçek oldu. Ben beş yaşındayken bu topraklardan ayrıldım. 50 seneden fazladır dışarıda yaşıyordum. Arasıra geliyordum ve bu gelişlerim hep beni buraya yönlendirdi. Burada yaşayacağımı düşünmüyordum ama bu evi yaptıktan sonra burada yaşamanın çok rahat olduğunu anladım. Allah’ıma şükür ediyorum. İnşallah kısmet olur, uzun ömür yaşarız. Burası ana vatanımız, toprak burası, bizi çekiyor, çok da güzel bir yaşam olacağını düşünüyorum. Bakalım her şeyin hayırlısı diyoruz” dedi.

“Toprağımız Bizi Çekiyor, Orası Değil Burası Bizim Evimiz”

Köye dönüş yapanlardan Teodora Hobil “Duygumuz çoktur, özellikle bugün bizim sayın Patriğimiz açılışa geldiğinde bizi çok mutlu etti. Bizim için bir tarihtir bu. Yani bu nasip herkese olmadı, bizim için oldu. Çok mutluyuz. Bizim bu duygularımızı lafla anlatamayız. Duygularımızı, içimizdeki sevgimizi tüm toplumumuz için belirtmek istiyoruz. Gelsinler, bizim yurdumuz güzeldir, bizim toprağımızdır. Yurt dışında ne kadar yaşasak yaşayalım, orada her zaman yabancıyız. Ama bizim toprağımız, ana toprağımız için yaşamak en güzel, en tarihi güzelliklerden biridir.” dedi.