- Mardin26 °C
- Diyarbakır23 °C
- Batman26 °C
- Şırnak24 °C
- İstanbul19 °C
Bebekteki bazı sorunlar artık anne karnında belirlenebiliyor
Baharda artışa geçen alerjik rinite dikkat!
Kardiyoloji Uzmanı Dr. Kavvas: Kalbinizin sinyallerini görmezden gelmeyin!
Vitaminleri doğru almazsanız faydadan çok zararı olabilir!
Merdivenler herkes için yararlı değil
Başhekim Dr. Kaynak: Kalbinizi koruyun, geleceğinize yatırım yapın
Çileğin faydaları saymakla bitmiyor!
Gerçek narsist kimdir?
Tırnak batığını hafife almayın!
Ergen beyni tehlikeyi görmüyor!
Dinlenirken ortaya çıkan titremeler Parkinson belirtisi olabilir
Yenidoğanlarda topuk delme güvenli mi?
Parkinsonda umut erken tanıda
Motosiklet sürüşünde kask takmanın önemi nedir?
Uzman Doktor Solmaz: Kanserde erken teşhis hayat kurtarır
Diyabetlilerde topuk çatlağı kangrene kadar gidebiliyor!
Prof. Dr. Tarhan: Beyin plastik bir organ ve heykeltraş gibi işlenmeli
Fidye ve fitre nedir, kimlere verilir ?
Uzmanlar: Ergenlik dönemi aşılamaları ihmal edilmemeli
İç huzur ve hayat amacını bulma sürekli sevinç beklentisinden daha sağlıklı
Beynimiz ve ağzımız, psikolojik ve nörolojik düzeyde güçlü bir bağa sahip!
Türkiye yaşlanıyor, yaşlı bakımında ihtiyaçlar artıyor!
Sağlık Bakanlığı: "Sağlıklı Yaşa, Sağlıkla Yaşlan"
Geriatri Uzmanı Deniz: Yaşlıların ruh sağlığına dikkat edilmeli
Sağlıklı beslenme takıntısı mental hastalık boyutuna varabilir!
Egzersiz için en doğru zaman hangisi? Sabah mı, akşam mı?
Fizyoterapist Yalçın: Sağlıklı bir Ramazan için spor ve egzersiz şart
Aşırı tuz tüketmenin vücuda zararları nelerdir?
Düzenli uyku, çocukların fiziksel ve bilişsel gelişimini destekler
Uzmanından ev tipi arıtma cihazlarına dikkat uyarısı!
- 11:28 - Nehir kenarında çay satarak geçinen engelli çiftin en büyük hayali ev sahibi olmak
- 11:27 - Şırnak'ta kaçak keklik operasyonu
- 11:26 - Gabar Dağı'nda akaryakıt tankeri alev aldı
- 11:25 - Şanlıurfa'da hacı adaylarına yönelik seminer düzenlendi
- 11:24 - Şanlıurfa’da otomobil kayalara çarptı: 4 yaralı
- 11:24 - Şanlıurfa’da kaybolan çocuğun cansız bedeni sulama kanalında bulundu
- 11:22 - Siirt'te yeni dönem: Belediye, mahallelerde vatandaşla birebir buluşuyor
- 11:22 - Siirt’te yılan ısırması sonucu 75 yaşındaki kadın hastaneye kaldırıldı
- 11:21 - Bakan Uraloğlu: Siirt-Kurtalan yolu ile yıllık 206 milyon lira tasarruf sağlanacak
- 11:20 - Hafif ticari araç ile otomobil kafa kafaya çarpıştı: 5 yaralı
- 11:19 - Mardin’de takla atan otomobilde 4 kişi yaralandı
- 11:18 - Mardin'deki hırsızlık anı güvenlik kamerasına yansıdı
- 11:17 - Mardin’de tır ile hafif ticari araç çarpıştı: 1 yaralı
- 11:17 - Mardin’de drift yapan sürücüye ceza
- 11:15 - Çeşitli suçlardan hapis cezaları bulunan 3 şahıs yakalandı
Abdulaziz ALTEKİN / Yazar





BEKLENEN RAHMET
Kışın bereketini anlamak için insan olmak yetmez. Zira bundan, yeryüzünde var olan her canlı - cansız faydalanmaktadır. Başımıza gelenlerden yola çıkacak olursak, bu rahmet hepimiz için!
Haftalardır kuru soğuğun yanında yaz sıcaklarıyla birlikte dört bir tarafı saran hastalığın pençesinde kara kara düşünceler içerisindeydik. Din adamlarının bu alametleri günahların çoğalmasına yorması ve toplumun içinde bulunduğu ekonomik sıkıntının giderek artmasının habercisi olan kuraklığın sürmesi, ister istemez hepimizi tedirgin ediyordu. Bilgili kişilerin bu konuda konuşmaması ve halkın arasında fısıltı gazetesi olarak adlandırdığımız dedikodunun yaygınlaşması, bu tedirginliği daha da arttırıyordu.
Din adamlarının sözlerini ilahi buyrukmuş gibi algılayan cemaat, artık söylenenlere tüm kalpleriyle inanmaya başlamışlardı bile. Başımıza gelen felaketlerin nedeni, imansızların işledikleri günahlardı. Onlar yüzünden bizler de helak oluyorduk. Toprak kısırlaşıyordu. Allah üzerimizdeki bereketi kesmişti. Algılar belli bir seviyeye ulaşınca artık leveli yükseltip namaz kılmayanlar, oruç tutmayanlar dövülmeli diyerek halkın içindeki öfkeyi harlamaya çalıştılar.
Oysa bu günlerin en büyük nedeni bizdik. İnsanoğlu, başına gelenler için sürekli karşıdakine atar suçu. Şu an olanlar gibi. Doğayı hunharca kirletiyoruz. Ağaçları bilinçsizce katlediyoruz. Denizlerin anasını ağlatıyoruz. Ekilebilir alanları sırf rant uğruna betona boğuyoruz. Sonra da çıkıp suçlu günahkârlar yok imansızlar.
Bu suçlamaların arkasında yatan sebep bilgisizlik değildir. Her gün yapılan duaların kendilerince kabul olmamasını bir yere bağlamaları gerekiyordu. Zira kendileri Yaratan’ın yeryüzündeki halifeleri olarak her ettikleri dua kabul edilecek gibi bir algı yer edinmişti zihinlerde. Bu beklenti karşılanmayınca suçu başkasına atmak en basit ve kesin çözümdü.
Neredeyse her namaz sonrası yapılan dualardaki yerini alan yağış, nihayet bugün başladı. Vatandaşın yüzü güldü. En çok da çocuklar sevindi. Peki, ne değişti. Günahlar mı azaldı? Ya da imansızlar imana mı geldiler? Bir kesimin içine ekilen kin ve nefret tohumlarının nedeni neydi? Bunlardan dolayı kimse sorumlu tutulacak mı? Yoksa ekilen nefret tohumları ta ki başka bir olaya kadar tekrar yeşertilmek üzere saklanacak mı?
Halkın bu konuda körü körüne araştırmadan inanması karşısında bizim de elimizden maalesef ki bir şey gelmiyor. Çünkü bir noktadan sonra cevap veremediklerinde kalkıp seni dinden aforoz edebiliyorlar. Nasıl olsa din kendi babalarının tekelinde. İstediklerini günahsız istemediklerini günahkar diye etiketleyebiliyorlar.
Bu konuyu daha fazla uzatmadan asıl meseleye dönmek istiyorum.
Toplum arasında yaygın olan inanışa göre hastalığın bitmesi ya da etkisinin kırılması için kışın yağmuru ve karı muhakkak yağmalı. Aksi halde son birkaç haftada olduğu gibi hastanelerde yoğunluk artar, alınacak randevu bulunmaz. Sokaklar kendilerini temizleyemez. Doğa, üzerindeki ölü deriyi değiştiremez. Ürünler yetişmediği için çiftçi zarar eder, çiftçi zarar edince vatandaşın cebi yanar.
Diğer yanda şairlere, yazarlara ilham gelmez. Kelimeler boğazlarında düğümlenir. Bembeyaz kağıda düşmeyen mürekkep özgürleşemez. Yazılar öksüz kalır.
Çok şükür böyle bir şey olmadı. Öğle ezanından hemen önce başlayan yağış, tane tane yüreklerdeki sevince yağmaya devam ediyor. Çiftçiyle birlikte dağlar taşlar tebessüm ederek seyrediyorlar birbirlerini. Bir sıcak kaçak çayla birlikte pencerelerin önünde oturacak yer bulamıyorsunuz. Sizden önce orasını başka bir aile ferdi kapmıştır çoktan.
Tüm bunların yanında muhakkak unutmamamız gereken bir şeye değinerek yazımı burada sonlandırmak istiyorum. Kışın bereketi ve rahmeti sadece cebi sıcak olanlar için olmamalı. Dışarıda yağan kar, evin içinde bulunanları sevindirirken dışarıdaki evsizlere cehennem azabı tattırmamalı. Zengin olanlar için söylemiyorum bunu. Zira zenginlerin gönlü genelde fakir olur. Bu yüzden dilenciler holdinglere, fabrikalara ya da villalara gitmezler. Durumu iyi olan vatandaşlara söylüyorum. Komşunuzu gözetin. Dünyadaki nimetlerden onlar da faydalansın. Birinin her şeyin sahibi olduğu diğerinin yoklukla ölüm kalım savaşı verdiği bu adaletsiz sistemde onları kaderleriyle baş başa bırakmayalım.
Karşımızdaki ister imanlı kardeşimiz olsun ister imansız kardeşimiz! Bizim görevimiz onları doğru kişi yapmak değil, onlara karşı saygılı olmak. Görüşleri ne olursa olsun bunun karşılığını bizim inancımıza göre Yaratan verecektir. Onları kafirlikle suçlayanları dinlemeyelim. Üç günlük dünyada birbirimizi kırıp öldürmektense özgürce huzur içinde beraber yaşayalım.
Yer ve gökten yağan bereketin, rahmetin tadını hep beraber çıkarabilmek dileğiyle. Kalın sağlıcakla!..
Yorum Ekle
Arkadaşına Gönder
Yazdır
Yukarı
Midyat’ta Sinema ve Kütüphane Günleri
Akın Akın Midyat'a geliyorlar
ÖMERLİ'NİN MAHSARTE TÜM RENKLERİ, GÜZELLİKLERİ, EL SANATLARI, YÖRESEL ÜRÜNLERİ, TARİHİ SOKAKLARI
Ömerli Belediyesi ev spor kompleksinin inşaatına başladı
- 1
- 2
- 3
- 4
- 5
- 6
- 7
- 8
AYİNESİ İŞTİR KİŞİNİN LAFA BAKILMAZ!Abdulaziz ALTEKİN
Veciz Bir SözYusuf BEĞTAŞ
HASTENELERDE MANEVİ DANIŞMANLIK VE REHBERLİKSadullah GÜNEŞ
İHTİYAÇ MI - İSRAF MI, SAĞLIKLI MI - UCUZ MU?Rıfat Direkçi
MİDYAT - DARGEÇİT YOLU: BİR ULAŞIM AKSI MI, BİR CAN PAZARI MI?Halil EL
Dudak dolgusu ve estetikDt. Thomas Yağız
Tel : / Faks : | Yazılım: CM Bilişim - Tasarım: INVIVA