- Mardin23 °C
- Diyarbakır21 °C
- Batman22 °C
- Şırnak21 °C
- İstanbul19 °C
HAKSİAD Şube Başkanı Çetiz'den hükümete çağrı: Gençlere altın destek paketi lazım
Cizre’nin meşhur tatlısı: Bırınczer sofraların baş tacı
El emeğiyle seccade dokuyan kardeşler: Geçinmek her geçen gün zorlaşıyor
Batman'da bilgi yarışması bölge finali gerçekleştirildi
Batmanlı karate sporcuları uluslararası ve ulusal müsabakalarda derece elde etti
LGS tercih komisyonlarında görev alan öğretmenlere başarı belgeleri verildi
Cizre’de “Yüzme Bilmeyen Kalmasın” Projesi Başladı
Şanlıurfa’da kırtasiye esnafı, okul sezonu hareketliliği ve fiyat artışlarıyla baş etmeye çalışıyor
Batman'da zincirleme kaza: 4 araçta maddi hasar
Şanlıurfa’da elektrik akımına kapılan teknisyen hayatını kaybetti
- 13:48 - HAKSİAD Şube Başkanı Çetiz'den hükümete çağrı: Gençlere altın destek paketi lazım
- 13:45 - Cizre’nin meşhur tatlısı: Bırınczer sofraların baş tacı
- 13:42 - El emeğiyle seccade dokuyan kardeşler: Geçinmek her geçen gün zorlaşıyor
- 13:40 - Mardin'de doktor, hasta yakını tarafından darp edildi
- 13:39 - Mısır’dan Sina’ya hava savunma sistemi
- 13:37 - Batman'da bilgi yarışması bölge finali gerçekleştirildi
- 13:37 - Batmanlı karate sporcuları uluslararası ve ulusal müsabakalarda derece elde etti
- 13:36 - LGS tercih komisyonlarında görev alan öğretmenlere başarı belgeleri verildi
- 13:35 - Batman'da eğitimciler kan bağışında bulundu
- 13:34 - Cizre’de “Yüzme Bilmeyen Kalmasın” Projesi Başladı
- 06:46 - Şanlıurfa’da kırtasiye esnafı, okul sezonu hareketliliği ve fiyat artışlarıyla baş etmeye çalışıyor
- 05:47 - Batman'da zincirleme kaza: 4 araçta maddi hasar
- 03:39 - Şanlıurfa’da elektrik akımına kapılan teknisyen hayatını kaybetti
- 10:09 - Batman’da taksi şoförüne gasp: 4 şüpheli yakalandı
- 10:08 - Şanlıurfa’da tekstil atölyesinde yangın çıktı
Abdulaziz ALTEKİN / Yazar





SÖYLEŞİDEN SONRA
Yorucu ve bir o kadar güzel bir haftayı geride bıraktık. Tüm yoğunluğa rağmen içimizde tatlı bir tebessüm ve erken bitmesinin hüznü var.
Kitapları yazma amacım belliydi. Fakat bunu nasıl aktaracağım konusunda kararsızdım. Bir yandan kendini anlatamama diğer yandan nereden çıktığı belli olmayan heyecan, birleşip üzerime geliyor programları iptal etmem konusunda beni zorluyorlardı. Ama ilk gün bu stresin üstesinden geldim çok şükür.
Sayın Abdulkadir Altay hocam önden çıkıp konuşma yaptığı anda şekillendi kafamdaki resimler. Birkaç hafta önce yaptığım hazırlıktan eser yoktu. Sanki beynimde tufan kopmuş ve sonrasında bahar açmıştı. Her kelime sil baştan!
Mikrofonu elime almadan önce dinleyicilerin gözlerinin içine baktım. Pırıl pırıldı. Beni bekliyorlardı, hiç ses çıkarmadan. Bu kalabalığın önünde sessiz kalmak, bana göre en büyük saygısızlıktı. Dinleyicilerden izin alarak çıkardım ceketimi, aldım mikrofonu ve konuşmaya başladım.
Program bittikten sonra düşünmeye başladım. Sahnede ne oldu bana? Hiç bilmiyorum. Tek bildiğim sahnedeki kişi ile programdan sonraki kişinin aynı olmadığıydı. Sonra bir şey daha fark ettim. Aynı duyguya eserlerimi yazarken de kapılıyordum. Anladım ki eserlere olan bağlılığım, bir çaba içerisinde olmam bana bambaşka bir kişilik kazandırmış. Sinirli, agresif, çevresine uyum sağlayamayan gerçek ben kaybolmuş daima yüzünde tebessüm olan diğer yanım ortaya çıkmış. Şüphesiz bu Allah (celle ve celaluhu)’ın bana bir lütfüydü. Çok yazar-şair gördüm; derdinden içen, sigaranın dumanında kaybolan, kumar bataklığında boğulan, mutlu mesut ailesini dağıtan. Çok şükür yeni ben tüm zorluklara karşı hep tebessüm edebiliyor.
Sahnenin karşısında benden bir şeyler isteyen kitleye hitap ederken aklımda sadece onlar vardı. “Nesrin” ve “Mühürlü Kalpler Tufanı” canlanmış, vücut bulmuştu. Hemen bir el uzağımdaydılar. Onlara gerçekleri anlatma fırsatı yakalamıştım en sonunda. Ve bunu boşa harcarsam kendimi asla affetmeyecektim. Neyse ki düşüncelerim ellerimde değildi.
Bugün dönüp bakarken arkama keşke diyorum hiç bitmeseydi. Anlatacak çok şey vardı, konuşup üzerinde düşünecek çok şey. Birkaç cümle ile ifade edilemeyecek kadar önemli şeyler. Gel gör ki bazen elde olmadan yol alman gerekir. Bizimkisi de o misal. Başımızı yastığın üzerine koyduğumuz zaman rahat etsin istemiyoruz. Zira biz rahatlık bataklığında sefa sürerken bir yerlerde Nesrin ve Meryem acı çekmekte. Bunları düşünmek bile yetiyor uykuların kaçmasına!
Daha güzel günlerde ve daha güzel programlarda buluşmak dileğiyle. Kalın sağlıcakla!
Yorum Ekle
Arkadaşına Gönder
Yazdır
Yukarı
Tel : / Faks : | Yazılım: CM Bilişim - Tasarım: INVIVA